Sonbahar Ve Yasam

Gözüm de yas icimde hüzün
Aydinligi olmayan karanlik bir yoldayim
Biktiran caresizlik ve icimdeki sikinti
Dogmanyan günes batmayan bir gün
Ümitsiz bir yasam almis dört bir yani
Sonbahar yapraklar dökülüyor
Hayatim dan kayan bir seyler gibi
Kendimi sonbahara benzetiyorum
Dökülen her yaprakda kendimi görüyorum
Sanki isteyip de yapamadigim ümitlerim gibi
Dökülüyor yapraklar bitiyor ümitler
Yasanmadan bu hayat geciyor günler
Cünki yasamda bir sonbahardir

           AĞLARIM

Hasretin çökünce garip gönLüme
Yaş doLar gözLerim susar ağLarım
AkLıma geLince iki keLime
Kapanır gözLerim susar ağLarım

Umut yabancıdır sanki dünyama
Izdırap yazıLmış sanki anLıma
Hayatın geLince birden akLıma
Kapanır gözLerim susar ağLarım

Bir garip duygudur düşer gönlüme
Sanki beni götürecek öLüme
Aşk için söyLenen her keLimeye
Kapanır gözLerim susar ağLarım

GoNuL

Bunca yil herkesten kactin
En sonunda buldum sandin
Ansizin icini actin
Yapma dedim yaptin gonul....

Gozleri senden uzakti
Farkedilmez bir tuzakti
Sana boylesi yasakti
Yapma dedim yaptin gonul...

O bir yolcu sen bir hanci
Gordugun en son yalanci
icindeki derin sanci
Gitmez dedim kaldi gonul...

Sen istedin ben dinledim
Senden ayri olmaz dedim
En sonunda bende sevdim
Simdi beni kurtar gonul....

Gozlerin bakarda gormez
Ellerin tutarda bilmez
Gece gunduz farkedilmez
Demedim mi sana gonul?....

Sabahin tam ucundesin
Dertlerin en gucundesin
Hala onun pesindesin
Gitme dedim gittin gonul...

Boylesi sevdigin icin
Bir kordugum oldu icin
Agliyorsun icin icin
Demedim mi sana gonul?...

 

Seni Seviyorum

-- SENI SEVIYORUM
Sadece kim oldugun icin degil, seninle beraberken kim oldugumu anladigim icin
-- SENI SEVIYORUM
Sadece kendine yaptiklarin icin degil,bana yaptiklarin icin
-- SENI SEVIYORUM
Sakli kalmis beni ortaya cikardigin icin
-- SENI SEVIYORUM
Elini kalbimin uzerinde hissettigim zaman uzuntulerimi alip, onlarin yerine simdiye kadar kimsenin basaramadigi o guzellikleri, o sicakligi, o isigi koymayi basardigin icin
-- SENI SEVIYORUM
Hayatimi bir tapinaga cevirdigin ve her gunumu bir sarkiya cevirdigin icin
-- SENI SEVIYORUM
Cunku sen kimsenin basaramadigi seyi, kendimi iyi hissetmemi ve hicbir zaman olmadigim kadar mutlu olmami sagliyorsun.

Sen bunlari konusmayla, dokunmayla veya isaretle degil

SADECE KENDIN OLMAKLA YAPIYORSUN.! ! !

Umudum var

Yani ben,
Kirk derece atesler icinde yanan veremli bir hastadan,
daha bedbaht hissederken kendimi
ve olmek ihtimalide varken,
hemde iki gun sonra
un gun sonra
hala bir cocuk gibi nefes aliyorsam,
inancimi kaybetmemisin kendime.
Bir umut hep var icimde.

Yani hala yasama sevinci varsa icimde
hemde butun bu olanlara ragmen
ve senide bir cocuk gibi
buyutuyorsam kavgamin icinde,
korkutmaz bu daragaclari beni.

Bir tek guzelligindi boyun egdigim
Yoksa hic susmazdim.




Tahir ile Zuhre Meselesi

Tahir olmakta ayip degil, Zuhre olmakta
Hatta sevda yuzunden olmekte ayip degil
Butun is Tahir' le Zuhre olabilmekte
Yani yurekte.

Mesela bir barikatta dovuserek
Mesela kuzey kutbunu kesfe giderken
Mesela denerken damarlarinda bir seromu
Olmek ayip olur mu?
Tahir olmakta ayip degil, Zuhre olmakta.
Hatta sevda yuzunden olmekte ayip degil...

Seversin dunyayi dolu dizgin
Ama o farkinda degildir
Ayrilmak istemezsin dunyadan
Ama o senden ayrilacak
Yani sen elmayi seviyorsun diye
Elmaninda seni sevmesi sart mi?
Yani Tahir' i Zuhre sevmeseydi artik
Yahut hic sevmeseydi
Tahir ne kaybederdi Tahir' liginden
Tahir olmakta ayip degil, Zuhre olmakta.
Hatta sevda yuzunden olmekte ayip degil...





Karima Mektup1

Bir tanem!
Son mektubunda;
"Basim sizliyor, yuregim sersem" diyorsun
"Seni asarlarsa, seni kaybedersem" diyorsun
"Yasayamam!!!"
Yasarsin karicigim
Kara bir duman gibi dagilir hatiram ruzgarda
Yasarsin kalbimin kizil sacli bacisi
En fazla bir yil surer
Yirminci asirlarda olum acisi

Olum ipte sallanan bir olu
Bu olume bir turlu razi olmuyor gonlum
Fakat
Emin ol ki sevgilim, zavalli cingenenin
Killi siyah bir orumcege benzeyen eli
Gecirecekse eger ipi bogazima
Mavi gozlerinde korkuyo gormek icin
Bosuna bakacaklar Nazim' a!

Ben alaca karanliginda son sabahimin
Dostlarimi ve seni gorecegim
Ve yalniz
Yarida kalmis bir sarkinin acisini
Topraga goturecegim...

Karim benim!
iyi yurekli, altin renkli
Gozleri baldan tatli karim benim
Ne diye yazdim sana istendigini idamimin
Daha dava ilk adiminda
Ve salgam gibi koparmiyorlar kellesini adamin
haydi bunlara bosver
bunlar uzak ihtimal
Paran varsa eger
Bana bir fanila bir don al
tuttu bacagimin siyatik agrisi
ve unutmaki
daima iyi seyler dusunmeli
Bir mahpusun karisi ....





Olum tatli bir turkudur

Olum tatli bir turkudur
Tenime degen ruzgar
Yada bir kursun dalgasi gibi
Akar goz kanlarim
Cirpinir kus yuregim oy

Bir yanda aciya kesmis insanlar
Bir yanda sen ve ben
Bir yanda ekmek kavgasi
Bir yanda hurriyet
Isitirken geceyi gogsumuzdeki ates
Buza vurmus yuregimiz
Saril saril isit beni...

Ah mor bir karanligin sesinde
Devrime gulumserken ac cocuklar
Askla dolu bir omrun son solugunda
Dolu dizgin yuregine kosar
icimdeki yarali cocuk

Kimi gun bir gul yangininda
Kimi yakilmis bir dag koyunde
Gulum senin hasretine basini vuran
Yitik bir ulkenin yitik bir ozaniyim ben

Ah ne zorlu bir sevdadir,
Seninleyken sensiz olmak
Ve senin tutsakligina tutsak olmak ah gulum gulum
Ates altindayken inancim
Ates altindayken yurdumuz,
Sogutma yuregimi
Ve sensiz asla olmayacak duslerimi gulum
Beni yitirme
Beni yitirme...





Sen Benim Hicbirseyimsin

Sen benim hicbirseyimsin
Yazdiklarimdan cok daha az
Hickimsemisin bilmemki nesin
Luzumundan fazla beyaz
Sen benim hicbirseyimsin
Varligin yoklugun anlasilmaz

Galiba eski liman uzerindesin
Nasil karanligima bir yildiz olmak
Dudaklarinla cama cizdigin
En fazla sonbahar otellerinde
Universiteli bir kiz uykusu bulmak
Yalnizligi olduresiye cirkin
Sabaha karsi olduresiye korkak
Kulagi cabucak telefon zillerinde

Sen benim hicbirseyimsin
Hicbir sevismek yasamisligim
Henuz bos bir roman sahifesinde
Hickimsemisin bilmem ki nesin
Ne cok cigliklarin silemedigi
Zaten yok bir tren penceresinde

Sen benim hicbirseyimsin
Yabanci bir sarki gibi yarim
Yagmurlu bir agac gibi islak
Hickimsemisin bilmem ki nesin
Uykumun arasinda cagirdigim
Cocukluk sesimle aglayarak

SEN BENIM HICBIRSEYIMSIN

 

AĞLADIM

Hüzün yıldızları parlıyor bugün gökyüzünde,
Bu gece yine için için yanıyorum,
Oturmuş seni düşünüp ağlıyorum,
Seni, gidişini, sevişini, herşeyini...
Unutamıyor işte seni şu yaralı kalbim,
Yaptıklarımı hatırlayıp, pişman ol



AGLARIM

Neden gulmesin gul gibi yuzler;
Nicin aglasin o guzel gozler;
Niye sevgiye sevimsiz sozler,
Soylenir diye sasar aglarim.

Su gordugumuz reng-a-reng cicek,
Sevdali bulbul, ari, kelebek,
Yek digerini birakip gidecek:
Vefasizliga bakar aglarim.

Solmasin dersin sunbulum, gulum;
Yarin elinden alacak olum;
Butun dunyayi inletse unum;
Caresizlikten cosar aglarim.

Nes'e gizlenir, coker bir melal;
Her vucud, her sey mahkum-i zeval;
Son nefese kadar tukenmez cidal.
Tukenmez derdim sayar aglarim.


AĞLIYORUM
Sahilde aynı yerimizde oturuyorum,
Yanımda bir boşluk var oda sen
Dolduramıyorum
Yine sana dönmek için çırpınıyorum,
Arıyorum seni bulamıyorum.
Ağlıyorum
Elimde bir sıcaklık var
Kanımdan mı?
Güneşten mi?
Yüzümde bir soğukluk
Rüzgardan mı?
Denizden mi?
Biliyorum hiç bir şey anlamıyorum.
Bütün bunlar bana verdiğin,
Aşktan mı?
Sevgiden mi?






AYRILIK
Öpsem şu rüzgarı sana dokunur diye,
Ölüp kalacak mıyım yoksa, ismini diye diye,
Gün boyunca bekledim telefon çalsın diye,
Ama sen aramadın ayrılalım diye...

Bahtsız benim adım, ayrılık ise soyadım,
Her geçen gün yaklaştım ayrılığa adım adım,
Herşeyden ayrılırım ama ayrılıktan asla,
Yoktur benim yarim ayrılıktan başka...

İşte bir şiir daha, yine bir acı,
Yarab dinmeyecek mi, bende ki bu sancı?
O tatlı gülüşün artık benim kaderim,
Gülüyor kaderim, bitmiyor kederim...


AYSEN

İklimler çileme çare bulmuyor.
Mevsimler halimi sormuyor Ay$en...
Sakiler derdime derman olmuyor.
$arkIlar yaramI sarmIyor Ay$en...

İlkbahar, yaz derken hazanIm soldu.
Murada ermeden miyadIm doldu.
Kalb gözüm, ellere bakar kör oldu.
Senden ba$kasInI görmüyor Ay$en...


SEVDA ÜSTÜNE
Bütün kitapları yakmalı
Sevda üstüne ne söylemişlerse yalan
Kitaplara göre insan
Karanlıkta yüzüne bin mumluk lamba tutulmuş
Gözleri,yüreği kamaşmış insandır
Aptaldır,hastadır,kahramandır
Bütün kitapları yakmalı
Sevda üstüne ne söylemişlerse yalan
İçinde birtek suret yaşayan yüreğe yürekmi derler
Birtek yaprak veren dalın boynun burarlar
Birtek meyve veren dalı keserler
İnsan dediğin buğday tarlası gibi olmalı
Estimi rüzgar bir değil milyonlar için esmeli
Birtek meyve veren dalı kesmeli
İnsan dediğin meyva misali
Üstünde milyonlarca dalga
İçinde kıyametler kopmalı
İnsan dediğin derya misali
Uçsuz bucaksız olmalı
Gel çıkalım sevgilim gel
Gel kurtulalım birer hanesinden
Çekelim gidelim bir uçtan uca
Açalım yüreğimizin kapılarını sonuna kadar
Sevelim sevelim sevelim
Sevebileceğimiz kadar





SEVMEK


Sevdiğinin hâliyle hâllenir. Sevgisi kadarıyla, onunla yaşar!
Sevginin ne olduğunu tam olarak bilemediğimiz için
çoğunlukla, "beğeni" ile "sevgi"yi birbirine karıştırırız.
Beğeni" yanında "sahip olma" arzusuyla açığa çıkar!.
Bir nesneden hoşlandığında, beğendiğin şeye sahip olmak ve
üzerinde tasarruf edebilmek arzusuyla yaşarsın.
Bu tüm mahlukatta çok yaygın bir duygudur!.
Kimi, beğendiğini cebine sokar;
kimi beğendiğine tasma takıp yanında taşıyarak> onunla hava atmak ister;
kimi yakalayıp inine sürükler. Her mahlûk yaradılış fıtratına göre,
beğendiği üzerinde tasarruf etmek ister.
Sevmek" ise bundan çok farklıdır.
Sevince, yanlızca sevdiğin için yaşamak istersin!
Yalnızca yanında olmak, yalnızca onun olmak,
yalnızca onun zevk aldığıyla zevk alıp,sevmediğinden kaçmak istersin!
Sevdiğin öylesine sarmıştır aklını, fikrini,ruhunu ki, her şey sana,
onu hatırlatır; yanında iken bile onun içinde olmak istersin!.
Yakınlık bile uzak gelir sana!.
Sen kaybolursun, sende; sevdiğin kalır yalnızca, beyninde!.
Onun bakışıyla bakar, onun değerlendirmesiyle değerlendirir,
onun diliyle konuşmaya başlarsın!. Gözün ondan başkasını görmez,
kulağın ondan başkasını duymaz,elin ondan başkasına uzanmaz olur!.
Her an sana sahip olmasını; varlığının, tasarrufunun her an
üzerinde olmasını, her an seni kucaklamasını istersin!.
Bedensel yakınlık bile, korkunç uzaklık gibi gelir sana;
ve onunla tek bir beden, tek bir ruh, tek bir şuur olmayı dilersin!.
Sevgi, fıtratın müsait ise, sevdiğinde yok edesiye yakar seni;
ve gün gelir kaşında-gözünde, yüzünde-dilinde
sevdiğini görürler de, "sen o olmuşun" derler!
Beğenen sahip olmak ister.
Seven ise sevdiğinde yok olur; feda eder her şeyi> sevdiği uğruna!.
Bazılarının da sevgi kokusu sürülür üstüne;> "aşığım" sanır!.
Ama sevdiği uğruna, fedakarlık etmeye gelince> sıra,
o koku siliniverir üzerinden "kopamama" sabunuyla!.
Parasından kopamaz. Mevkiinden kopamaz.
Yakınlarından kopamaz. İçinde yaşadığı ortamın
güzelliklerinden kopamaz. "Etraf"tan kopamaz!
Derken kusurlar belirmeye başlar sevdiğini sandığının üzerinde.
Eksiklikler görmeye başlar başlar, yetersizlikler görmeye başlar.
Bunlar önce acıma duygusuna dönüştürür sevgisini;
uzaktan acıyarak seyretmeye başlar.
Sonra tatlı bir anıya dönüşür, sevgi sandığı>duyguları!.
Bu tecrübe gösterir ki, onun fıtratında sevgi programı yoktur!..
Beğeniyi, sevgi sanmıştır!.
Uzaklaşma ondan gelmemiş de, karşısındakinden gelmişse,
bu defa "nefret"e döner "beğeni"; ondan intikamalma duygusu
gelişir içinde; ve vicdanla intikam dalgaları arasında
bir o yana bir bu yana sürüklenir durur;terkedilmişliğin, uzaklaşmanın,
layık olmadığını yaşamanın sanısı içinde!..
Oysa yanlızca, fıtratında olmayan gerçek sevginin sonuçlarını yaşamaktadır!.Cüzdanı için, güzelliği-yakışıklılığı için,
kendisine hoş gelen huyları için,
mevkii-koltuğu için, ilmi için beğenmiştir;sevdiğini sanmış;
sahip olamayınca da arzusuna erişememenin düş kırıklığı içinde kopmuş;
yalnızca çıkarları doğrultusunda yaşamayı tercih etmiştir.
Seven ise göze almıştır kopmayı. Dışlanmayı.
Paradan-puldan, namdan nişandan, dosttan akrabadan uzak kalmayı.
Fıtratından gelir sevgi!. Kulluğu sevmek üzeredir!.
Onunla, sevmeyi yaşamak istediği için yaratmıştır onu Yaratan.
O yüzden kopar anadan-babadan; dünyadan paradan!
Seven, karşılıksız sever!. Beğenen karşılığını ister!.
Benim istediğim gibi yaşarsan seni boğarım sahip olduklarıma, der beğenen!..
Onun zaten fıtratında yoktur sevgi, bilmez aşkın ne olduğunu!..
Ne üzere yaratılmışsa, odur tüm meşgalesi. Karınca gibi çalışır;
maymun gibi çiftleşir; aslan gibi yavrularına sahip çıkar.
Ama pervane gibi sevemez!. Atamaz kendini ateşe!.
Sevgi sonunda yanmayı getirir!.. Beğeni ise sonunda kaçmayı!.
Beğenen mahlûkat çoğunluğuna göre, "sevgi" delilikten bir türdür!..
Anlamazlar onlar, sevdiği uğruna, etraf ne derse desin deyip,her şarta katlanmayı! Ve "delillik bu" derler.
Beğenme bir tür "hobi"dir!.
Bazen ömür boyu sürer, bazen bir kaçyıl, bazen bir kaç ay!.. Sevgi bir ömür boyudur!. Bitmez, tükenmez, bazen durulur, bazen coşar ama hiç gerilemez!







          

 

Anasayfa